Author Archive

Hayatta

En güzel şey AŞK. En acı … ayrılık. En hörmete layık anne En üzücü şey unutulmak En sevilen şey intikam En feci … ölüm. En güzel süre nışanlılık En sıcak kelime arkadaş En soğuk cevap HAYIR.

Olmasa

Hayat güzeldir Engelleri olmasa Güller güzeldir Dikenleri olmasa İnsanlar güzeldir Yalanları olmasa Sevmek güzeldir Aldatılmak olmasa

Kader

İşte yine sabah oldu Yine başlıyor mutsuz bir gün Yüzler yine soluk Umutlar yine boş Ve kader denilen Bulanık akıntıya Terkedilmiş binlerce İNSAN İ.Alpay

İçme Diyorlar

Niçin içtigimi kimse bilmiyor Halimi bilmeden içme diyorlar Doğuştan bedbahtım yüzüm gülmüyor Aşkı bilmiyenler içme diyorlar Felek saki olmuş ecelim şarap İçmeye mecburum olmuşum harap Gel sorma halimi içelim ehbap Mazimi bilmeden içme diyorlar Dünya böyük bir vapur yolcusu insanlardır…

Sen ve Ben

İkimizde aynı günde doğmuşuz kaderimiz ayrıymış birbirinden İkimizde doğarken ağlamışız Sen sevinçten bense kederden İkimizde süt emmişiz Sen saadet sütünden Bense sefalet Bir gün gelecek ikimizde ölecegiz Senin arkandan ağlıyanların Belli bir mezarın olacak Benimse gömüldüğüm yer Meçhul kalacak Fakat…

Özel Bir Şiir

Serveti bir hırka birde saz idi Herkesi severdi kini yok idi Yedirdi içirdi gönlü bol idi Mazlumların ozandır kızıltuğ. İnsancıldı hiç kimseyi seçmedi Namert kapısına bakıp geçmedi Yaşamında hiç eyvallah etmedi Her sözünü açık söyler kızıltuğ Geçmişini unutmadı kaleme aldı…

Yöreme Kurban

Her tarafı dağdır çoktur yatırı Yaylalara kurardık kara çadırı Aşığın ozanın her bir satırı Neleri anlatır eline kurban Aşar yama dağdan Malatya yolu Bazen yağmur yağar bazende dolu Su düşenden gelir barajın kolu Yaylalara giden yoluna kurban. Gönül ister eşi…

Mümkünse Unut

Hani çalmayacaktın gönül kapımı Girmesene boylu boyunca rüyalarıma Getirmesin ne olur rüzgarlar Senin kokunu dalga dalga. Görmemek için gözlerimi yumduğumda Ne işin var söyle göz kapaklarımda Kalmadı değeri müşterek şarkımızın Boşuna çınlama kulaklarımda. Kalmadı bende sana ait hiç bir şey…

Perişan

Kimler icat etmiş şu gurbet eli Kimi memmun olmuş kimisi deli Yıllarca yük vurmuş,eğmiş belini Bastonu elinde nine perişan Yıllar önce kızıltuğun görüşü Gerçek oldu,gurbetcinin dönüşü Nerde kaldı keçi koyun sürüsü Dağda sürü konan saya perişan Boşa gitti baz alinin…

Köyüme Özlem

Kar altından çıkar yeşil köcekler Kaynaşıp ötüşür,kuşlar böcekler Her taşın dibinde açar çiçekler Çiğdemiyle, nergisini özledim Nereden başlasam nasıl anlatsam Soğuk sularından içerek kansam Çayırlardan türlü otlar toplasam Kuzu kulağı,yemliğini özledim İnanın dostlarım özledim sizi İçime doluyor ince bir sızı…